Whatsapp İhbar Hattı0537 893 2727

Hipoglisemi nedir?

Düşük kan şekeri hastalığı olarak bilinen hipoglisemi, hayati sorunlara yol açabilir ve insülin kullanan herkeste görülme ihtimali mevcuttur.

Hipoglisemi nedir?
18 Temmuz 2019 MyGaziantep

Kan şekerinin ayarı son derece önemlidir. Hipoglisemi tedavisine geç kalınması bilinç kaybı ve hatta ölüme neden olabilir. Sinsi ve kontrol edilemez bir hastalık olması nedeniyle tehlikelidir ve her an tetikte olmanız gerekir. Düzenli beslenme ve minimum şeker tüketimi ile hipogliseminin önüne geçebilir.

Hipoglisemi nedir?

Kandaki şeker oranının aniden 70 mg/dl’nin altına düşmesine hipoglisemi denilmektedir; pankreasın aşırı insülin salgılaması sonucu oluşur.

Hafif, orta ve ağır olmak üzere üç farklı şekilde sınıflandırılabilir.

Hipoglisemi belirtileri nelerdir?

Açlık, titreme, huzursuzluk, göz kararması, terleme, dil ve dudakta karıncalanma, solukluk ve çarpıntı gibi yakınmalar hafif hipoglisemiye işaret eder ki; bu durumdaki birey şeker alarak kan şekerini normal seviyeye çıkarabilir. Baş ve karın ağrısı, solukluk, bulanık görmeye başlama, konuşma zorluğu, uyuşukluk, terleme, taşikardi (kalp atım hızının artması) orta şiddetteki hipoglisemiye işaret ederken ağır hipoglisemide şeker düzeyi 50 mg/dl’nin çok daha altına düşer ve beynin şekersiz kalması sonucunda bilinç kaybı oluşabilir. Bu noktada tıbbı bir müdahale şarttır. Belirtileri taşıyan bir kişinin hasta olup olmadığının anlaşılması için hipoglisemi testi yapılması gerekir. Bu test sırasında vücuda bir miktar şeker yüklemesi yapılır. Bir süre sonra kan testi yapılarak kandaki şeker seviyesi ölçülür. Şeker seviyesinin belli bir oranın altında olması durumunda tanı konur.

Her diyabetli kan şekeri düşüklüğüne aynı şekilde mi cevap verir?
Özellikle 60 mg/dl altındaki kan şekeri değerlerine bazı diyabetliler farklı cevap verirler. Yani hipoglisemi
belirtilerini daha az fark edebilirler. Örneğin 45 kan şekeri ile herhangi birşey yokmuş gibi dolaşabilirler.

Bu durumun neden kaynaklandığı tam olarak bilinmemekle birlikte uzun insülin kullananlarda daha sık görülmesi, pankreasın kan şekerini yükselten glukagon isimli hormonu salgılamasında sorun olması veya beyindeki algılama merkezlerinin eşiklerinde değişiklik neden olarak düşünülmüştür. Özellikle insan insülini kullanılmaya başladıktan sonra ‘hipoglisemik farkındalık’ gözlenmeye başlamıştır. Eskiden hayvan insülini kullanırken bu durum daha az görülüyordu.

Hipoglisemi tedavisi nasıl olur?

Eğer hipoglisemiden şüpheleniyorsanız; yapmanız gereken ilk şey kan şekeri aleti ile şekerinizi ölçmektir. Belirtilerin yanında kan şekeriniz 70 mg/dl’nin altında ise hipoglisemi tedavisine başlamalısınız. Hipoglisemi tok iken oluşmuş ise 2-3 adet kesme şeker ağzınıza atabilir ya da 1 çay bardağı meyve suyu / limonata içebilirsiniz. Eğer ana öğünden 15-30 dakika öncesi hipoglisemi ile karşı karşıya kaldıysanız hemen yemek yiyebilirsiniz. 10-15 dakika içinde herhangi bir değişiklik gözlenmiyor; aksine kötüleşme devam ediyorsa, şeker alımına (aynı miktarda) devam edilmeli.

Ağızdan gıda alınmayacak seviyedeki hipoglisemi durumunda bilinç kaybı yaşanıyorsa paranteral, glikoz ya da glukagon enjeksiyonu yapılmalıdır. Glukon, kan şekerinin bilinç kaybına neden olacak kadar düştüğü durumlarda uygulanan, karaciğerden kana şeker salınımını uyaran bir ilaçtır. Eğer kişinin kan şekeri düştüğünde bilinç kaybı gelişmiş ise ağızdan hiçbir şekilde herhangi bir şey verilmez. Kişi tedavisini kendi kendine yapamayacağından, tedaviyi yanındaki yakını üstlenmelidir. Bu nedenle glukagon enjeksiyonu yapılışını bizzat hasta yakının öğrenmesi gerekir. Gluklagon eczanelerde kullanıma hazır şekilde bulunur, enjektör içine çekilerek kas içine yapılır. Hipoglisemindeki hastalar genellikle glukagon enjeksiyonuna 15-20 dakika içinde yanıt verir.

Eğer bu süre içerisinde hastanın bilinci açılmıyorsa enjeksiyon tekrarlanmalı ve profesyonel yardım alınmalıdır.

Hipoglisemi tedavisinde hastalığın belirtilerinin önlenmesi, beyin hasarına yol açmaması ve hipogliseminin tekrarının önlenmesi hedeflenir. Doktor belirli bir tedaviye karar vermeden önce kan şekerinizi düzenli aralıklarla ölçmek isteyebilir. İlaçlı tedavi bazı durumlarda tercih edilse de hasta olan kişinin kendini yönetmeye çalışması ve beslenme düzenine dikkat etmesi daha önemlidir. Ancak bazı durumlarda belirli oranlarda kan şekerini düzenleyen hipoglisemi ilaçları önerilir. İlaçların doktor kontrolünde ve belirtilen oranda kullanılması şarttır. Eğer hiç geçmeyen ve de nedeni çözülemeyen hipoglisemi durumu söz konusu ise pankreasta bir tümör olup olmadığına dair bir araştırma yapılabilir. İyi huylu olsa bile böyle bir tümör insülin sağlamaya devam edeceği için cerrahi bir müdahaleyle alınması söz konusu olabilir.

Hipoglisemi neden olur?

Hipogliseminin en önemli nedeni sağlıksız ve düzensiz beslenmedir.
Aşırı şeker tüketimi.
Enerji vermesi için vücuda alınan şeker kısa süreli çözüm sağlasa da sürekli böyle beslenme ve şekere düşkünlük pankreasın çalışmasını olumsuz etkiler.
Besin yetersizliği de hipoglisemiye neden olabilir.  Genel olarak sağlıksız bir yaşam tarzı, aşırı yorgunluk ve aşırı alkol tüketimi…
Herhangi bir tümör, böbrek ya da karaciğer rahatsızlığı.
İnsülini gereğinden fazla almak ya da insülin enjeksiyonlarının yerini değiştirmek.
Hipoglisemi diyeti
Hipoglisemiden kaçınmak için en önemli çözüm düzenli ve sağlıklı beslenmelidir. Hipoglisemi tedavisinde özel bir diyet önerilir. Hastaların lif alımını artırması gerekir. Sebze, meyve, kuru baklagil, tahıl ve buğdaydaki sindirilebilir lifleri yeterince almalıdırlar. Et, balık ve tavuk yerken fazla yağlı olanlar tercih edilmemelidir. Tavukların derileri alınmalıdır. Yapışmaz bir tavada ya da ızgarada pişirilmelidir. Ayrıca et, balık ve tavuk kızartılarak değil ızgara olarak pişirilmelidir.

Toz şeker, bal, reçel, lokum, pasta ve pastahaneden alınan her türlü tatlı basit karbonhidrat içerir. Basit karbonhidratlar kandaki şeker oranını önemli ölçüde etkiler ve değiştirir. Bu nedenle hastaların bunlardan uzak durması ve kompleks karbonhidratlara yönelmesi gerekir.

Tam buğdaylı ürünler, kepekli makarna, esmer pirinç ve baklagiller kompleks karbonhidrat içerir. Hipoglisemi hastaları taze meyveleri tercih etmelidir, meyve suyu bu hastalara önerilmez. Kafein hipogliseminin yol açtığı yorgunluk ve halsizlik hissini ortaya çıkardığı için kafein içeren yiyecek ve içecekler, yani kahve, çikolata ve kola önerilmez.

Tüm hastalara olduğu gibi alkol de, hipoglisemisi olanlara kesinlikle önerilmez. Yağ tüketiminin azaltılması, sık sık ama az oranda yemek yenmesi de hastaların yapması gerekenler arasındadır.

 

Yorumlar (0)

Yorum Yaz